Avrupa Birliği (AB) liderleri, Ukrayna'nın ve Avrupa’nın güvenliği üzerine görüşmeler yapmak amacıyla 6 Mart 2025 tarihinde Brüksel'de olağanüstü bir zirve yapacak.
AB Konseyi Başkanı Antonio Costa, sosyal medya platformu X üzerinde bu konuya dair bazı açıklamalarda bulundu.
Costa, "Ukrayna ve Avrupa'nın güvenliği için kritik bir dönemeçten geçiyoruz." diyerek, zirvenin taşıdığı önemi belirtti.
KARARIN NEDENİ RUSYA SALDIRILARI
Zirve kararı, Rusya'nın Ukrayna’ya yönelik büyük çaplı işgalinin üçüncü yılı münasebetiyle, Rusya'nın 13 bölgeye yönelik en kapsamlı insansız hava aracı saldırısının hemen ardından alındı. Bu saldırılar, en az üç kişinin yaşamını yitirmesine neden olurken, bölgede gerilimi daha da arttırdı.

AVRUPA, BARIŞ MÜZAKERELERİNE ENDİŞEYLE BAKIYOR
Bu süreçte, ABD Başkanı Donald Trump'ın Rusya ile savaşın sona erdirilmesi için Ukrayna ve AB'nin katılımı olmadan müzakereler yürütmesi Avrupa'da kaygılara yol açtı.
Trump yönetimi, Çin'e yoğunlaşma hedefiyle Avrupa'nın savunmasına daha fazla yatırım yapmasının gerekliliğini vurguladı.
UKRAYNA'YA DESTEK ARTIRILACAK
Tüm bu gelişmeler ışığında, AB liderleri zirvede Ukrayna'ya sağlanacak desteğin artırılması, Avrupa'nın güvenlik garantilerinin değerlendirilmesi ve savunma harcamalarına yönelik finansman konularını ele alacak. Avrupa Komisyonu, gelecek on yıl içinde AB savunma yatırımları için 500 milyar euroya ihtiyaç duyulduğunu öngörüyor.
Bu kapsamda, mevcut AB kaynaklarının savunma amaçlı kullanımı ve savunma yatırımlarının AB hükümet harcama sınırlarından muaf tutulması da gündeme gelecek.

27 ÜLKENİN LİDERİ ZİRVEYE KATILACAK
Yapılacak olan zirveye, AB üyesi 27 ülkenin devlet ve hükümet başkanlarının yanı sıra, Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ve diğer üst düzey AB yetkililerinin katılması bekleniyor.
Von der Leyen ve diğer AB yetkilileri, Rusya'nın işgalinin üçüncü yıl dönümünde Ukrayna'ya desteklerini ifade etmek amacıyla Kiev'i ziyaret etmeyi planlıyorlar.
Sonuç olarak, 6 Mart'ta gerçekleştirilecek bu olağanüstü zirve, AB'nin Ukrayna'ya olan desteğini güçlendirmek ve Avrupa’nın güvenliğini artırmak açısından önemli bir adım teşkil ediyor.